Uçan Şato ve Sihirli Ev - Diana Wynne Jones | Trliste 30 Günlük Serüven - Gün #28

in Trliste4 months ago

Herkese selamlar. 🙋‍♀️

Nasılsınız, ben daha tam olarak iyileşemedim ama serüvene devam edebilmek için geldim yine. Bu kez bir fincan kahve eşlik ediyor bana. ☕

Tanıdığım kim varsa onların da hasta olduğunu duyuyorum. Salgın çok fena durumda. Eskiden "kar yağsa mikrobu kırar" derlerdi acaba doğru olabilir mi? Ne zamandır kar soğuğu çekiyoruz Ankara'da, kuru kuru ayaz yiyoruz ama daha kar göremedik. Sadece bir iki gün atıştırıp hemencecik erimişti o kadar. Özlemiyor değilim o günlerce yağdığı günleri.. ❄
Hiç unutmam, final haftamızda öyle bir yağdı ki o zamana dek hiç görmemiştim belediye otobüslerinin zincirle yol aldığını. Birkaç tanesinin yokuşun tepesinde yolda kaldığını hatta. Dizlerimize gelene kadar yağmıştı. O şekilde yürümek zor olmuştu tabii ki ama hiç hasta olduğumu hatırlamıyorum. Galiba eskiler doğru demiş, yağsın artık buralara da kar. ☃️

📚 📚 📚

Eve döndükten sonra yılın ilk kitap alışverişini yapmış bulundum. Amazon'un kampanyasını kaçırmak istemezdim. İçlerinden birkaçını @bemier'in bir kitap incelemesinden etkilenip aldığım doğrudur. Onlardan ileride bahsederim. 😺
Stanislaw Lem serimi tamamladım neredeyse, henüz hiçbirini okumasam da nedense sevecekmişim gibi geldiği için Alfa'dan çıkan biri hariç hepsini peyderpey aldım. Umarım okuduğumda hayal kırıklığına uğratmaz beni. Yaşar Kemal'lerden de birkaç yeni dost ekledim kütüphâneme. Tüm külliyatını okumak istediğim bir yazar kendisi. Ömrümüz yeter mi bilmiyorum ama istiyorum. İthaki'nin Japon Klasikleri'nden de sepetime atmıştım birkaç tane. Biz ne kadar elimizden geldiği kadar alsak da yayınevleri her gün yeni eserleri basarak bir türlü erişemeyeceğimiz noktaya doğru gidiyorlar. 'Bu gidiş nereye?' diye sormak istiyorum. Yeter basmayın kitap, çıkarmayın yeni seriler, çelmeyin aklımızı. 😶
Yer yok yer, hem her geçen gün daha da pahalanıyor. Daha iki sene öncesine kadar 10-15 tl olan kitaplar 100-200 tl bandında seyrediyor. Ciltliler 20-50 tl iken şimdi 500-1000 tl arasında. En çok öğrenci kardeşlerimizi zorluyor bu durum biliyorum. Alabilen yine bir şekilde bütçe ayırıyor ama onlar için bu çok zor. Kütüphânelerde de aradıkları her şeyi bulamıyorlar. Hem sevdiği kitapların kendilerine ait olmasını istemeleri de en doğal hakları. Umarım her şey düzelir bir gün..


20240110_163451.jpg

Geçenlerde bahsettiğim Yürüyen Şato serisini bitirdim nihayet. İlk kitabını keyifle okumuş ve burada da anmıştım. İkinci kitabı olan Uçan Şato da güzeldi ama ilkinin yanına erişemez bence. O benim için en güzel kitaplardan biri olarak kalacak her daim. Buradaki konu da çok hoştu ama sanki yansıtılırken biraz sıkıcı bir hâl alıyordu. Belki de bana öyle gelmiştir. 🙇‍♀️

Genç tüccar Abdullah'ın sıradan hayatı, bir yabancının kendisine sihirli bir halı satmasıyla birlikte altüst olur. Öyle ki Abdullah, hayallerini kurduğu hayatın tam ortasına düşer. Muhteşem bir bahçede uyandığında hayallerinin kızı Gece Çiçeği ile tanışır. Ancak görür görmez aşık olduğu bu güzeller güzeli prenses, kötü bir cin tarafından Abdullah'ın gözleri önünde kaçırılır.
Böylece kahramanımız macera dolu bir takibe başlar. Bu öyle bir maceradır ki bir sürü sıradışı karakter de işin içine girer: Aksi bir sihirli halı, sinirli bir şişe cini, düzenbaz bir asker ve dikkafalı bir kara kedi. Acaba bu renkli tayfa kötü cinin gizemli şatosunu bulup prensesi kurtarabilecek midir?
(Uçan Şato, Arka Kapak)


20240110_163514.jpg

Göründüğü üzere kapakta yazılanlar muhteşem. Sizi sihirli bir dünyaya davet ediyor. İçinde herkesin ilgisini çekecek sihirli halıdan, şişeden çıkan cine ve kaçırılan prensesin peşinden giden insanlara kadar birçok olay var. Asla sıkılmıyorsunuz bunu garanti edebilirim ama ben Abdullah'a fena gıcık oldum. Kafamda kendisini, eciş bücüş çirkin bir yaratık olarak canlandırmaktan alıkoyamadım kendimi.
Neden bilmiyorum her zaman esas kız ve esas oğlanı harika bir şekilde tasvir ederken bu sefer bunun tam tersini yaptı beynim. Belki de konuşma stilinden dolayı böyle olmuştur. Çok ağdalı ve çok samimiyetsiz bir dili vardı çünkü. Gelen geçene öyle şeyler söylüyordu ki üstlerine birkaç beden bol gelen bir giysi gibiydi sanki.

Ey çöllerin kralı, ey paspasların efendisi, ey gezginlerin şahı, ey kilimlerin ulu satıcısı, ey kaktüsler arasındaki lale, ey fırsatların avcısı, ey kuşçuların en yamanı, ey şüphenin ejderi, ey kurnazlığın şeyhi...

Bunlar sadece ilk on iki sayfasında dikkatimi çeken ve altını çizdiğim hitap şekilleriydi. Ağzının ortasına bir tane vurmamak için kendimi zor tuttum. 🤦‍♀️
Hayallerimin şaheseri, değişkenlerin en alımlısı, ey garsonların goncası, ey yol kenarındaki pırlanta da diğer sayfalarda denk geldiklerimdi. :/

"Cinlerin mavi elması..." diye söze başlayınca şişeden çıkan cini bile delirtti Abdullah. "Bu yağmurdan ve ikide bir avans dilek istenmesinden daha çok nefret ettiğim bir şey varsa o da ağdalı bir dille ikna edilmeye çalışılmaktır. Dilekte bulunmak istiyorsan doğru düzgün konuş." (sf 113)
Aferin cin. Onun ağzının payını verdin ya bir nebze olsun içim soğudu. 🙆‍♀️

Kitabın ana konusu, kaçırılan Gece Çiçeği'nin peşinden uçan halısı ve şişedeki ciniyle giden Abdullah'ın başından geçen maceralardı. İlk kitaptaki kahramanlarımız olan Calcifer, Howl ve Sophie de bir yerlerden çıkarak selam vereceklerdi bize.
Okuduğum için pişman değilim, yine de keyif aldım. Elimdeki birinci baskı olan kitaptaki yazım yanlışları da dikkatimi çekti yine. Umarım diğer basımlarda giderilmiştir tüm hatalar.


20240110_163530.jpg

Serinin üçüncü kitabı Sihirli Ev'di. Yazarı olan Diana Wynne Jones ile tanıştığım için mutluyum. Bana Yürüyen Şato'yu verdiği için minnettarım. 🎈
İkinci ve üçüncü cildin çevirmeni ilkinden ayrıydı. Cihan Karamancı çevirmiş. Gözüme takılan hatalar pek yoktu, ikinci baskı olduğu için de daha az yazım yanlışı vardı. Küçük Parıltı'nın dilinden anlattığı satırlardaki bebek dili hoşuma gitti. 😺

Charmain Baker, büyük amcası Kraliyet Büyücüsü Norland'ın evine göz kulak olmayı kabul ettiğinde, aklında tek bir şey vardır: Korumacı ailesi olmadan bol bol kitap okumak. Fakat işler istediği gibi gitmez. Zira o evin zaman ve mekânı bükebildiğinden, sihirli bir köpek olan Başıboş'tan ve genç büyücü çırağı Peter'dan haberi yoktur.
Bu da yetmezmiş gibi bir de Lubok denilen korkunç bir yaratık da peşinde düşer. Charmain, kralın ülkeyi kurtarmaya yardımcı olacak efsanevi Elfarmağanı'nı arayışında başkahraman olur.
(Sihirli Ev, Arka Kapak)

Adı üstünde Sihirli Ev bizim ana kahramanımız olmalıydı bence. Düşünsenize sihirle oluşturulan bir ev var ve koridorlarından bazısı geçmişe bazısı da geleceğe açılıyor. Tünel gibi uzanan bölmelerinden ilerledikçe başka başka mekânlara kısa yolların olduğu hatta sarayın odasına kadar ulaşabilen yerleri var. Ne harika değil mi?
Fakat biz bunu uzun uzadıya okuyamıyoruz. Kısaca bahsi geçiyor gibi. Daha çok aksi ve suratsız Charmain ile beceriksiz ve aptallıklara doymayan Peter'dan bahsediliyor. 💆‍♀️
Ortalarda kendine yer bulan canavar Lubok ve Lubokin ile ilgili anlatılan hikâye çok ürperticiydi. O satırları okurken ürperdim. Çünkü gecenin bir yarısında tek başıma okumak, onu birebir yaşamak gibiydi. 🙊

Artık bizden biri olan Sophie, büyücü Howl ve ateş cini Calcifer de buradadır. Keşke başka hikâyelerin içinden görüneceklerine kendi hayatlarının devamına konuk olabilseydik. Yürüyen Şato'nun nasıl devam ettiğini bilmek isterdim. Evlenip orayı yuvaya dönüştürmelerine şahit olmak güzel olurdu.
Toplamda 701 sayfa olan bu seriyi okumak keyifli bir serüvendi yine de benim için. 🌌


20240110_164238.jpg

Genç-yetişkin serilerini seviyorum. Keşke tam o vakitlerde okumuş olsaydım ama böyle güzel eserler daha yeni yeni çevrilip dilimize kazandırılıyor.
Sizin beğendiğiniz ve tavsiye edeceğiniz bu tarz kitaplar var mı? Önerirseniz mutlu olurum.
Serüvenimizin bugün son günüydü, yeni etkinliklerde tekrar buluşmak dileğiyle..
Ayrıca okuduğunuz için teşekkür ederim. 💐

Sort:  

Her geçen gün maalesef daha da zorlaşan bir hayatin içindeyiz. Yine de şükretmek en güzel şey diye düşünüyorum. Kar yağsa gerçekten mikropları kırar çünkü herşeyin bu hayatta bir görevi vardır. Güzel yazı için teşekkürler

Kar yağsa gerçekten mikropları kırar çünkü her şeyin bu hayatta bir görevi vardır.

👌
çok teşekkür ederim sayfama uğradığın için 🌸

Loading...

Yay! 🤗
Your content has been boosted with Ecency Points, by @sudefteri.
Use Ecency daily to boost your growth on platform!

Serüveni hala bitirememiş olmak benim açımdan çok kötü, en kısa sürede iki post daha paylaşmam lazım 😂 Dilek dileyeceksen de düzgün sesleneceksin cine 😂 Cinlerin mavi elması ne demek? İstersen cinlerin kaşıkçı elması de 🤣

Serüveni hala bitirememiş olmak benim açımdan çok kötü, en kısa sürede iki post daha paylaşmam lazım

çok bir şey kalmamış, geç olsa da tamamlayıp bitirirsin bence de 🤗

İstersen cinlerin kaşıkçı elması de

hiç :D
sayfama uğrayıp okuduğun için çok teşekkür ederim 🌸

Geçmiş olsun. umarım hızla iyilesirsin. gerçekten kâr yağsa bu hastalıklar azalır. uçan şato çok sevdiğim klasiklerdendir. Senle tekrar hatırlatmak çok güzel. Emeğine sağlık

uçan şato çok sevdiğim klasiklerdendir. Senle tekrar hatırlatmak çok güzel.

Yürüyen Şato'yu da sevdiğini söylemiştin, bu seride buluşmak sevindirici 🤗
ayrıca güzel dileklerin için ve vakit ayırıp okuduğun için çok teşekkür ederim 🌿🌸