EĞİTİM, TOPLUM MÜHENDİSLİĞİ VE SINIRLAR
Hadi gelin bir ülke hayal edelim.
Yok yok sınırların olmadığı bir yaşam hayal edelim. Bildiğiniz fiziksel sınırlardan bahsetmiyorum. Çünkü onları yıkmak, ortadan kaldırmak çok kolay.
Asıl sınırlar zihinlerimizdekilerdir. Eğer biz bu sınırları aşabilirsek bütün sınırlar ortadan kalkmış olacak. Ama işimiz zor. Gerçekten çok zor.
Günümüzde yaşayan insanların çoğu ile bu insanların kurduğu topluluklar ve devletler hala fiziksel sınırları oluşturmakta ya da var olan sınırları insan canı pahasına korumaya çalışmaktadır. Tabi burada insanların yanında birçok canlı da yok olup gitmektedir. Ama bu pek kimsenin umurunda değildir.
Evet bu yüzden işimiz çok zor. Hala fiziksel sınırlara bu kadar çok değer veren insan varken zihinsel sınırları aşmak gerçekten çok zor.
İşte burada "toplum mühendisliği" devreye giriyor. Bütün mühendisliklerin aksine "toplum mühendisliği" teknik bir mühendislik değil. Bu mühendisliğin tek bir araçla gerçekleştirilebileceğine inanıyorum. Bu da "EĞİTİM" dir.
Eğer fiziksel ve zihinsel sınırların olmadığı bir toplum yaratmak istiyorsak bunu ancak "EĞİTİM" le yapabiliriz. Ama öyle sıradan, günlük işlere yoğunlaşan ve kişilerle değişen bir eğitimle değil. Planlı, uzun vadeli tasarlanmış ve bütün canlılara eşit yaşam hakkı tanıyan bir eğitim sistemiyle yapabiliriz.
Tabi ki bu zor bir şey. O yüzden "toplum mühendisliği" diyoruz. Teknik şeylerin mühendisliğini yapmak kolay ama toplum organik, canlı ve sürekli değişen bir yapıdır. Bu nedenle bütün değişkenlere anında ayak uydurabilecek ve kendisini yenileyebilecek bir "EĞİTİM" sistemine ihtiyacımız var. Bunu nasıl başarabiliriz. Biraz da buna değinelim.
Öncelikle adı gibi eğitim, eğitimli kişilerle yapılmalıdır. Nasıl ki kuzuyu tavuk , yumurtayı da koyun yapmıyorsa eğitimi de eğitimciler dışında kimse yapmamalıdır. Her eğitimci de sınırları kaldırabilecek bir eğitim sistemi yapabilir mi? Tabi ki hayır. Öncelikle eğitimci kişi bütün insanlara ; renk, dil, din, ırk, cinsiyet vb. farklılıklara bakmadan hareket etmelidir. Hatta bu kavramı bütün canlılar olarak değiştirirsek daha doğru ve kapsayıcı olur. Nitekim insan yaşamı sadece insanlara değil, yaşayan birçok canlıya da bağlıdır.
Evet eğitimi ailede başlatıp okullarda sistemli hale getirmeli ve temel eğitimden yüksek eğitime oradan da hayat boyuna yaymalıyız. Şunu tekrar vurgulamak istiyorum: Bütün canlılara hak ettiği bir yaşamı sunacak bir eğitim sistemiyle bireyler yetiştirmeliyiz. Zamanı gelince temelden bu şekilde yetişen bireyler toplumda çoğaldıkça sınırların da ortadan kalktığını göreceğiz. Çünkü insani değerlere sahip çocuklar aynı zamanda insani değerlere sahip yetişkinler ve daha geniş anlamıyla insani değerlere sahip toplum demektir. Şu atasözünü unutmayalım "insan yedisinde neyse yetmişinde odur"
Congratulations @geographer! You have completed some achievement on Steemit and have been rewarded with new badge(s) :
Award for the number of upvotes
Click on the badge to view your Board of Honor.
If you no longer want to receive notifications, reply to this comment with the word
STOP
To support your work, I also upvoted your post!
Do not miss the last post from @steemitboard!
Participate in the SteemitBoard World Cup Contest!
Collect World Cup badges and win free SBD
Support the Gold Sponsors of the contest: @good-karma and @lukestokes
Tebrikler! Yazınız @tryardim topluluk hesabından oy kazanmıştır. #tr tagi altında kaliteli içeriklerizi görmekten mutluluk duyarız. Detaylı bilgi için Tryardım Desteklenen İçerikler 27 Haziran 2018 bağlantısını ziyaret edebilirsiniz.
Teşekkür ederim @tryardim ...
Of course you can add it. That makes me happy. Thank you for your interest. . . .