Mevsimler

in #tr7 years ago

İlkbahar sokaklarımızın canlandığı yavaş yavaş insanların üstlerindeki ağır giysilerden kurtuldukları her nesneye artık daha renkli baktığımız içtiğimiz soğuk içeceklerin artık tatlı bir hal almaya başladığı zaman dilimidir. Gölgelerimizin daha belirlemeye başladığı bu vakitlerde güneş o güler yüzüyle içimizi ısıtır. Bulutlar yaşadığımız soğuk günlerin yeterli olduğunu düşünüp gökyüzünde maviliğe yer açarlar. Kızlarımızın indirim sevinciyle sokaklara döküldüğü, erkeklerimizin zeminlerin iyileşmesinden dolayı halı sahalara akın ettiği bu zamanda kışın dünyaya gelmiş bebeklerimizin dışardaki asfalta ilk adımı atmasına şahit oluruz.

Zamanın ilerlemesiyle havalar dahada sıcaklaşır, klimalar çalışır dondurmalar evdeki dolaplarda yerlerini bulur ve ortalığı yavaştan tuz kokusu alır. Artık yaza girilmiştir. Güneş yüzünü hiç çekinmeden gösterir, gökyüzü her zamankinden çok daha mavidir. Bazılarımız sıcaklardan bunalırken kendini plajda bulurken bazılarımız evlerinden hiç çıkmamayı tercih etmektedir. Akla tatil kelimesini getiren yaz mevsimi bir çoğumuz için en eğlenceli, en rahat, en dinç hissettiğimiz mevsimdir.

Sonbahar diğer adıyla güz, güneşin biraz yorgun hissettiğini, bulutların rol aldığını gördüğümüz, yaprakların kuruyup sarardığı ve her zamanki yerinde değil, yerleri kapladığı vakittir. Artık soğuğu hissetmeye başlamış, kısa kollu tişörtler raflarda yerini bulmuş, ceketlerimiz üstümüze alınmıştır. Sonbahar, aşkın da bir başka olduğu mevsimdir. Düşünmekten ağrıyan beyinlerin yaprakların sarısında kendini bırakıp düşünmemeyi düşündüğü mevsimdir sonbahar. İçinde ne kadar son bulunsa da kimilerimiz için daha başlangıçtır.

Zaman kendisine yakışanı yapıp ilerlediğinde artık çok daha soğuktur. Kış gelmiştir. Artık üstümüze Allah ne verdiyse atıp sadece soğuktan korunmayı hedefliyoruzdur. Ortalığın beyazlıkla temizlendiği, soğuğun mikroplarımızdan arındırdığını ve bu beyazlıkla insanların kar topu, kardan adam gibi değişik eğlenceler bulduğu kış mevsimi çoğu insan için her şeyden daha fazla anlam içerir.

Bir an önce belli bir mevsimin gelmesini beklemektense bu dört farklı mevsimin ayrı ayrı tadını çıkarmalı ve bir yılda dört farklı heyecanla karşılaştığımız bu güzel ülkemizde her anın tadını çıkarmayı bilmeliyiz.