Ellerine sağlık @netknight, düşüncelerini çok güzel aktarmışsın. Eskiden ama çok eskiden :) ben de albüm şeklinde dinlerdim ama uzun yıllardır senin hassasiyetinle yaklaşamıyorum olaya. Hem albümlerde her parça beni içine alamıyor ve hemen geçmek istiyorum hem de karışık ruh hallerine anlık geçişler yapabildiğim için oldukça geniş spektrumlu bir şekilde farklı tarz, dil ve sanatçı geçişleri olacak şekilde müzik dinliyorum. Ha eğer ki bir parça beni çok sardıysa bazen günlerce sadece ve sadece o parçayı dinliyorum loop şeklinde :)
Eskiden kasetlerde parça geçmek meşakkatli oluyordu belki de o yüzden albümü sırasıyla dinlerdim bilemiyorum. (Gerçi sonra walkmanlere parça atlama özelliği gelmişti yanılmıyorsam)
Bir zamanlar rock/metal müzik ağırlıklı dinlerdim ama artık neredeyse her tarz dinliyorum :) Bazen arabada giderken Manowar çalarken bir sonraki parça bir türkü olabiliyor. Genellikle benim gibilere midesiz gibi yakıştırmalar yapılır, en azında eskiden bir tarza kendimi ait hissediyorken herşeyden dinleyenlere böyle bakıldığını biliyorum ama böylesi daha keyifli geliyor, müzik dinlerken de bir duruşum olmasın ne yapalım .)
Bu arada, post'unda kullandığın görsellerden birinde depositphotos watermarkı gördüm. Normalde watermarklı fotoğraflar copyright belirtir kullanım izni yoktur. Hatta benzer bir durumdan dolayı bizzat depositphotos a sormuştum bunları kullanbilir miyim diye, cevapları olumsuz olmuştu. Sayfasında ya da direkt görsel de copyright belirtilmiş görselleri - kaynak belirtilerek dahi- kullanmak sıkıntı çıkarabilir, bu sebeple uyarmak istedim.
boş ver abi nasıl rahatına geliyorsa öyle dinle. her türden müziği canının çekmesi açık görüşlü olduğunu gösteriyor. asıl belli bir türe takılanlar, neler kaçırdıklarının farkına varıp üzülsünler :) keyif senin değil mi, ben o ihtimaller denizinde kaybolduğum için bu yolu tercih ediiyorum. hee canım bir şarkı çekti mi youtube'tan açıyorum. youtube'ta topladığım özellikle enstrümantal elektro gitaristlerin ağırlıklı olduğu bir listem var :) toplamacalık, elimde bulundurmacılık hissini seviyorum galiba :s
bir bakıma aslında yaptığım şey şu: bir grubu acayip derecede dinlemek istersem o grubun 2012 ve sonrası yaptığı en iyi şeyin halhazırda elimde olmasını istiyorum. misal şu an bu satırları yazarken kreator'un 2017 çıkışlı gods of violence albümlerini dinliyorum, acayip süper bir şey, bu albüm bana yıllarca yeter. kreator'un başka bir abümünü dinlememe gerek yok. yani kreator'tan gods of violence'ı seçtim kreator olayı kapanmıştır. aslında yaptığım farklı farklı tür ve grupların en süper albümlerini toplamak. hepsinden sadece 1'er albüm olacak şekilde. niye 2012'ye takık durumdayım, düzenli bir şekilde bu yıldan sonra takip etmeye başladım, bir de çizgiyi/sınırı bir yere çekmeliyim, yoksa işin içinden çıkamam, yüzlerce albüm arasında boğulurum. bir de son yıllarda çıkan albümlerin prodüksüyonları jilet gibi ve oldukça steril oluyor. bu da hoşuma gidiyor.
bahsettiğin fotoyu silip yerine başka yerleştirdim hocam. çok teşekkür ederim uyarın için, ayrıca yazıyı yorumunla desteklediğin için. iyi ki varsınız, görüşmek üzere :)