Eskiden bir kaset veya cd'yi takar, tüm albümü baştan sona dinlerdik. Son yıllarda internet ve sosyal medyanın kullanımının artmasıyla birlikte, istenilen şarkıya ulaşabilmenin verdiği rahatlıkla bundan uzaklaşıldığını görüyoruz. Bu yazımda bir albümü baştan sona dinlemenin neden hala epey keyifli bir aktivite olduğundan bahsedeceğim...
Daha önceki bir yazımda müziği gerçekten çok sevdiğimi, hayatımda büyük bir yeri olduğundan bahsetmiştim. Güncel çıkan albümleri takip etmek, sevdiğim tarzlarda yeni gruplar keşfetmek ve haklarında yazılmış kritikleri okumaktan büyük bir zevk duyuyorum doğrusu. Yaklaşık 2012 yılından itibaren düzenli şekilde bunu yapıyorum. Peki neden ille de albüm bazında dinliyorum, şarkı şarkı veya karışık dinlesem olmaz mı? Hayır olmaz :D Nedenlerine geçelim:
Bazen müzisyenler öyle bir albüm yapıyor ki dizinin bir bölümü gibi, film gibi. Tematik, konsept albümler oluyor. Şarkı geçişleri bile büyük bir ustalıkla, yumuşak bir şekilde hissettirilmeden yapılıyor. Baştan sona dinleyiciye akıcı ve bütünlük hissi veren bir müzikal deneyim sunulmak isteniyor.
Bazı albümlerde bir grubun veya müzisyenin zirvesini görüyorsunuz. "Tamam budur, artık bundan iyisini yapamazlar", "Bu albümde kendilerini aşmışlar" gibi. Ki bu tarz albümlerde 1. şarkıdan bir başlandı mı dinlemeye, bırakamıyorsunuz. Sinemada muhteşem bir film izledikten sonra sizde bıraktığı tarifsiz hisler gibi, burada da albüm bittiğinde "Vay arkadaş, ne albümdü be" diyorsunuz kendi kendinize.
Albüm dinlemenin, şüphesiz ki kişinin müzik kültürüne de epey katkısı oluyor. Sevilen abümlere benzer şeyler keşfetme isteği, yeni kapılar açacaktır. Dinlenilen albüm hakkında okunan incelemeler sayesinde öğrenilecek kimi detaylar, sanatçıların üretim süresince yaşadıklarının, planladıklarının ve hissettiklerinin neler olduğuna açıklık getirecektir. Ayrıca kişide, albümde yer almış isimleri öğrenme alışkanlığı da oluşturacaktır.
Grupların gittikleri müzikal yönü ve değişimi anlamak, ayrıca bunu doğru şekilde yorumlamak için de albümleri baştan sona dinlemek daha iyi olur. Youtube'ta izlenilen 2-3 klip ile değerlendirme yapmak çok sağlıklı bir analiz olmayacaktır. En azından sevilen ve beğenilen gruplar için bu sabır gerektiren zahmete girmek ve en az bir kaç kez albümü baştan sona döndürmek, sağlıklı bir eleştiri zemini için faydalı olacaktır.
Albüm dinlemek, o albümde yer alan ve daha az bilinen şarkıların tanınmasına da olanak sağlayacaktır.
Albüm kitapçığını okumak, kapak resmine dikkatlice bakmak ve içerdiği anlam ve mesajları araştırmak, şarkı sözlerine eşlik etmek de dinleyiciye albümle bağlantı bilgiler sağlayacaktır.
Her dinleyiş beraberinde farklı bir ayrıntı keşfini de getirecektir muhakkak. "Aa burda ne güzel bir bas yürüyüşü varmış böyle, niye daha önce dikkat etmemişim" gibi...
Bir albüm, ister istemez o dönemin ruhunu ve sound'unu da beraberinde getiriyor. Misal 80'lerden bir albüm dinlerseniz, o zaman ki hangi müzikal fikirlerin baskın olduğunu anlayabilirsiniz. Örneğin 70'ler Progresif Rock seven bir dinleyici, belki de o dönemin genel tınısını, hücum kayıtlarını veya enstrüman kullanımlarını beğendiği için o döneme ait bir hayranlık ve sevgi duyuyor olabilir. Veya başka bir örnek, 90'lar Türkçe Pop dendiğinde o yıllara ait unutulmaz klasik albümlerin aklımıza şıp diye gelmesi de hep o dönemin ruhunun bizde bıraktığı izlerdir.
Gruplar kimi zaman eleman değişiklikleri yaşadıkları veya kimi albümlerde farklı isimlerden destek aldıkları için, bu isimlerin yarattıkları keskin farkları duymak isteyen dinleyiciler için de geçerli bir etken olabilir albüm seçmek. Misal "ben falancanın olduğu albümü değil de şunu daha çok beğeniyorum" gibi. "Cliff Burton öldükten sonraki Metallica albümlerine katlanamıyorum" vb.. gibi. Kadroya bakıp albüm için heyecan duymak da pek olası bir durumdur.
Albümün yayınlandığı yıl üzerinden bakıldığında, müzik dünyasındaki kayıt ve mastering'deki teknolojik ilerlemeler de farkedilecektir. Örneğin 90'ların başındaki bir hip-hop/rap albümü ile 2010'lardaki bir hip-hop/rap albümü prodüksiyon olarak kesinlikle farklı olacaktır.
Bir üstteki madde, kişide aynı zamanda dinlediği müziği daha iyi ve kaliteli şekilde duyma konusunda bir tutku ve çaba içine girmesini sağlayacaktır. Daha kaliteli bir müzik zevki adına ekipmanını(müzikçalar, kulaklık, hoparlör vb.. gibi) yenilemek veya plak gibi analog seçenelere yönelmek de dinleyicide farklı bir hobi alanı oluşturacaktır.
İşte böyle. Yukarıda saydığım tüm bu maddeler, müziği bir eğlence ve tüketim kavramı olmaktan çıkarıp onu bir kültür haline getirecektir. Emek ve zaman ayrılarak dinlenmiş bir albüm, dinleyicide bir aidiyet hissi yaratıp sanatçının ortaya çıkardığı yaratıma daha büyük bir saygı duymasını sağlayacaktır.
Bende genelde böyle oluyor. :D Para verip orijinal albümler mi alıyorum, hayır. Cd fiyatları epey pahalı olsa da belki bunu yapmayı ileride gerçekten düşünebilirim. Öylece o cd'lere sadece uzaktan bakmak bile apayrı bir keyif olacaktır. Neyse devam edelim, ama şunu yapıyorum. Gerçekten olabildiğince kaliteli dijital formatta(flac olarak-16 bit 44 Khz) ve kulaklıklarla müziğimi dinlemeye gayret ediyorum. Kulaklıklarla ilgili daha önce yazmış olduğum 2 içerikte bu konuya ne kadar önem verdiğimi görebilirsiniz:
Son sözlere gelirken, şunu da belirteyim. Bir ara 2012 ile günümüze kadar ki çıkmış en sevdiğim ve arşivimde tuttuğum albümleri burada ayrı bir post olarak paylaşacağım. Genelde rock-metal dinliyorum ama sizlerden gelecek olan 2012 ve sonrası çıkmış her türden başarılı albüm önerilerine de açığım. O zamana dek müzikle kalın, sevgiler.
Ellerine sağlık @netknight, düşüncelerini çok güzel aktarmışsın. Eskiden ama çok eskiden :) ben de albüm şeklinde dinlerdim ama uzun yıllardır senin hassasiyetinle yaklaşamıyorum olaya. Hem albümlerde her parça beni içine alamıyor ve hemen geçmek istiyorum hem de karışık ruh hallerine anlık geçişler yapabildiğim için oldukça geniş spektrumlu bir şekilde farklı tarz, dil ve sanatçı geçişleri olacak şekilde müzik dinliyorum. Ha eğer ki bir parça beni çok sardıysa bazen günlerce sadece ve sadece o parçayı dinliyorum loop şeklinde :)
Eskiden kasetlerde parça geçmek meşakkatli oluyordu belki de o yüzden albümü sırasıyla dinlerdim bilemiyorum. (Gerçi sonra walkmanlere parça atlama özelliği gelmişti yanılmıyorsam)
Bir zamanlar rock/metal müzik ağırlıklı dinlerdim ama artık neredeyse her tarz dinliyorum :) Bazen arabada giderken Manowar çalarken bir sonraki parça bir türkü olabiliyor. Genellikle benim gibilere midesiz gibi yakıştırmalar yapılır, en azında eskiden bir tarza kendimi ait hissediyorken herşeyden dinleyenlere böyle bakıldığını biliyorum ama böylesi daha keyifli geliyor, müzik dinlerken de bir duruşum olmasın ne yapalım .)
Bu arada, post'unda kullandığın görsellerden birinde depositphotos watermarkı gördüm. Normalde watermarklı fotoğraflar copyright belirtir kullanım izni yoktur. Hatta benzer bir durumdan dolayı bizzat depositphotos a sormuştum bunları kullanbilir miyim diye, cevapları olumsuz olmuştu. Sayfasında ya da direkt görsel de copyright belirtilmiş görselleri - kaynak belirtilerek dahi- kullanmak sıkıntı çıkarabilir, bu sebeple uyarmak istedim.
boş ver abi nasıl rahatına geliyorsa öyle dinle. her türden müziği canının çekmesi açık görüşlü olduğunu gösteriyor. asıl belli bir türe takılanlar, neler kaçırdıklarının farkına varıp üzülsünler :) keyif senin değil mi, ben o ihtimaller denizinde kaybolduğum için bu yolu tercih ediiyorum. hee canım bir şarkı çekti mi youtube'tan açıyorum. youtube'ta topladığım özellikle enstrümantal elektro gitaristlerin ağırlıklı olduğu bir listem var :) toplamacalık, elimde bulundurmacılık hissini seviyorum galiba :s
bir bakıma aslında yaptığım şey şu: bir grubu acayip derecede dinlemek istersem o grubun 2012 ve sonrası yaptığı en iyi şeyin halhazırda elimde olmasını istiyorum. misal şu an bu satırları yazarken kreator'un 2017 çıkışlı gods of violence albümlerini dinliyorum, acayip süper bir şey, bu albüm bana yıllarca yeter. kreator'un başka bir abümünü dinlememe gerek yok. yani kreator'tan gods of violence'ı seçtim kreator olayı kapanmıştır. aslında yaptığım farklı farklı tür ve grupların en süper albümlerini toplamak. hepsinden sadece 1'er albüm olacak şekilde. niye 2012'ye takık durumdayım, düzenli bir şekilde bu yıldan sonra takip etmeye başladım, bir de çizgiyi/sınırı bir yere çekmeliyim, yoksa işin içinden çıkamam, yüzlerce albüm arasında boğulurum. bir de son yıllarda çıkan albümlerin prodüksüyonları jilet gibi ve oldukça steril oluyor. bu da hoşuma gidiyor.
bahsettiğin fotoyu silip yerine başka yerleştirdim hocam. çok teşekkür ederim uyarın için, ayrıca yazıyı yorumunla desteklediğin için. iyi ki varsınız, görüşmek üzere :)
Bu güzel paylaşım için teşekkürler
çok sağolun, resteem yaptığınız için ayrıca teşekkür ederim.
arkama yaslanıp keyifle okumak için bu ânı bekliyordum:)
okurken şöyle bir şey hissettim; hani buradan tarzını sevdiğim birkaç arkadaşla bir yerde toplanmışız da söz müzikten açılmış, sen konuşuyorsun biz de dinliyoruz:)
ben de eskiden albüm şeklinde baştan sona dinlerdim ama artık o şekilde yapmıyorum karışık kafama göre takılıyorum belli bir tarzım yok her telden öyle işte🤷♀️
bazen saatlerce aynı şarkıyı loop yapıyorum:)
güzel bir yazıydı ellerine sağlık 🌼
umarım buradaki güzel insanlarla birlikte steemit buluşmaları yapacağımız günler de gelir. gerçi sen anonim kalmayı istiyorsun, foto karelerinde biraz oynama yaparız seni göstermemek için :)
şarkının gözümdeki değeri düşmesin diye, bunu yapamıyorum. süper bir gitar solosu duyarsam affetmem ama.
çok teşekkür ederim yorumunla eşlik ettiğin için, paylaşacağın gelecek yazındaki yorum altında tekrar görüşmek üzere :)
Selam, ben geldim. Uzun süredir blog okumuyordum. Okumak için değil de yazmak için girmiştim ama pek motivasyonum olmadığı için çıkayazdım, "bakınayım bari" dedim. Karşıma ilk çıkan yazının senin yazın olması ve konu olarak da beni çekmesi mütüş oldu. Aylar sonra ilk kez 1 blogu baştan sona okudum. ("Blog takip etmek neden faydalıdır" da güzel bir konu.)
Genel olarak söylediklerine katılıyorum. Özellikle eklemek istediğim bir şeyler var. Hiphop konusunda bahsettiğin şey yazının en sağlam tespiti diyebilirim. Trap ve rap arasındaki kıyaslamalardan bunalıp kendi fikirlerimi beyan etmeden önce şöyle bi araştırdım geçen günlerde. Yazımı paylaşmaktan vazgeçip araştırmalarımı genişletmeye karar vermeme neden oldu bu. Trap yeni bir akım değilmiş aslında ama yeni popüler oldu. İnsanlar hep yeni çıktığını ve "keşke çıkmasaydı"yı konuşuyorlar ama aslında 90'lardan beri var olan bir tür. Sadece teknolojik gelişmelerden kaynaklı olarak daha ileri taşındı ve özellikle de üretilmesi kolaylaştı. 90'ların traplerine bakınca duyduklarımla şimdinin traplerine bakınca duyduğum şey arsında uçurumlar var. Şimdi bir akıllı telefonla üretilebiliyor olması da mümkün olduğu için bir liselinin ünlü bir rapçiye beat satması bile mümkün ve bu durumun albüme yansımaları çokoş/farklı oluyor.
Bir de şöyle bir durum var: albümün tamamını dinlemek trap açısından önemli bir husus. Zira trap beatler "karanlık" bir havanın atmosferi kaplamasına neden olurken 1 şarkıyla kalmayıp tüm albümü dinleyince o karanlıklaşmanın nedenlerine, sonuçlarına, sanatçı için psikolojik etkilerine kadar anlayabiliyorsunuz.
Yazasım var daha da uzatmayayım.
Posted using Partiko Android
hoş geldin hocam, yüzünü gören cennetlik :)
hip hop ve rap/trap, epey uzak olduğum konular. güzel özetlemişsin düşüncelerini. bahsettiğin bu karanlık trap'lerden güzel bir tane örnek link verebilirsen dinlemek isterim. çünkü cidden bir şey bilmiyorum hakkında.
bu arada ben de synthwave'e merak saldım bu aralar. kavinsky'yi zaten biliyordum. carpenter brut'un leather teeth albümünü dinledim en son, çok iyi gerçekten. bu tarzlara yakın albümler biliyorsan son dönemlerde çıkmış olan, tavsiyelerini almak isterim.
Açıkçası ben de syntwave'den, bahsettiğin isimlerden çok uzağım. Ama bu türle yakından ilgilenen bir arkadaşım var. Şöyle inceleyebilirsin: m.soundcloud.com/wave0ut
Daha geçen Cuma çalışyığım yerde bu türde performans sergiledi (miş daha doğrusu).
Karanlık trap diye ayrı bir alt tür yok. Trap genel olarak karanlık bir tür. Ritimler, davullar vs yıpratıcı etkilere neden olabiliyor uzun süre maruz kalınca. Yine de bu türe ait birkaç spesifik şarkıyla örnek vereyim:
Swang:
Ayıktın Mı Nafta:
Hatta listenin tamamı: https://open.spotify.com/user/mfa4hlqulv65m142e8qlkpljh/playlist/5uMGwwE5vpbNrbTTHfO0Bg?si=zzq0MMBXTpqXCPnxjS1HuQ
Şarkıların müzikleri, sözleri hatta isimleri bile "şiddet dolu, sapkın, saygısızca, negatif, küfürlü, saldırgan, olumsuzluğa iten" şeyler barındırıyor. (Neşeli trap de var ancak onlar da karanlık güçlerden besleniyor.) Rap içermeyen sadece dans için yapılan trapler de var (hatta önceden böyle başlamış) ama bende yok :)
Posted using Partiko Android
sağol linkler için ya, zahmet oldu, eline sağlık.
epey bir şarkı dinledim türkçe trap olarak. youtube'tan açtım, ben fero'ya kadar gittim :D çok değişik kafalar cidden, esasen müzikler rahatlatıcı ama yozlaşmış ve içi boş sözler olunca "bu ne lan böyle?!!" diyosun ister istemez. sonra senin arkadaşın sayfaya geçtim, keyfim yerine geldi. baya başarılı buldum hatta. :) synthwave süper bir olay gerçekten, dinlerken zerre negatif bir şey gelmiyor aklıma. kuş gibi hafif hissediyorum kendimi.
Harika bir paylaşım olmuş emeğinize sağlık. Müzik ruhun gıdasıdır diye boşuna söylememişler. :)
Bir ara kulaklık araştırıyordum hemen yazınızı okuyacağım .
sağolun @baycan hanım güzel düşünceleriniz için. müziksiz bir hayat düşünemiyorum doğrusu.
sevdiğiniz müziklerin keyiflendirdiği günler dilerim :)
Congratulations! This post has been upvoted from the communal account, @minnowsupport, by netknight from the Minnow Support Project. It's a witness project run by aggroed, ausbitbank, teamsteem, someguy123, neoxian, followbtcnews, and netuoso. The goal is to help Steemit grow by supporting Minnows. Please find us at the Peace, Abundance, and Liberty Network (PALnet) Discord Channel. It's a completely public and open space to all members of the Steemit community who voluntarily choose to be there.
If you would like to delegate to the Minnow Support Project you can do so by clicking on the following links: 50SP, 100SP, 250SP, 500SP, 1000SP, 5000SP.
Be sure to leave at least 50SP undelegated on your account.
This post has received a 3.13 % upvote from @drotto thanks to: @netknight.